Sembollerin Savaşı

Semboller dünya tarihi kadar eski, mağralara yapılan resimler, resimlerden harflere geçiş.
İnsan harflerle anlatsada duygu düşüncelerini vaz geçememiş sembollerden. Semboller çok az bir yer kaplasada çok büyük manaları içine hapsetmişler hep.
Tabiki her sembol herkes için aynı şeyi ifade etmemiş.
HAÇ, teslis inancına sahip hıristiyanlık için kurtuluşun, isanın şefatinin simgesi olmuş MS 325 ten beri.
Davudun yıldızı Yahudiliğin sembolü olmuş bin yıllardır,
Hilal ise gerek Hicri takvim, gerekse Allah (The God) harflerinin yazıldığı harfler ve ebcet hesabıyla aynı sayısal değer olarak Müslümanların, İslamın hatta Allahı simgeleyen iz olmuş İslamda.
Bu gün kü Türk bayrağımda, ki bu bayrak Osmanlının 1830 larda kullanmaya başladığı bayraktır, turizm bölgelerinde alt sınıf cahil turistlere anlatıldığı gibi 1923 te belirlenmemiştir.
Yıldız, arapçada Necm demektir ve necm Muhammed lafsı ile aynı ebcet değerdedir Hz. Muhammedi simgelemektedir. Kırmızı ise onların uğruna ölen Osmanlı ve Türk askerlerini simgeler.
5 köşeli çubuklu pentagram yıldız ise Satanizmin Şeytanın simgesi olmuş.
Astrolojide gezegen ve burç sembolleri anlamlar taşır..
Hemen etrafımızada bulunan bir çok şeyde bu ve buna benzer simgeler işlendiğinin farkındamıyız?
Kapı yapma, duvar yapma tekniklerini anadoluya gelen göçmen Türkler Rum ve Ermeni ustalardan öğrenmiştir. Dolayısıyla kapılarımızn pek çoğunda üst kısımda ki HAÇ ın farkına varamadık bile.
Biyolojik tehlike işareti olarak uluslar arası sembol yapılan sırt sırta vermiş 3 Hilal'i göremedik bile.
13 Rakam olarak uğursuzluk sembolü oldu, batı'da 13. kat yok. Bu İse başta 571 ve 1453 olmak üzere sembolleşen islam tarihlerinin toplamlarıdır.
Hollywood filmlerinde her zaman öteki ve kötü olarak Şeytan olarak Hilal ve Yıldız seçilmiştir.
Oysa Müslümanlar asla ne Haç'ı nede Davudun yıldızını Şeytan'ın veya Ötekinin sembolü yapmadı. Davudun yıldızı camilerde kullanıldı.
Müslümanlar da kendilerine sembol buldular; Bizler
"Elif" harfini harflerden Allahı sembolize ettiğine inandık,
Sayılardan 1 yine onu anlattı bize,
"Ay" islam astrolojisinde Yaratıcıyı simgeler
Hidrojen tek proton, tek nötron ve tek elektronuyla tekliği ile onu simgeledi.
Aylardan Ramazan,
Kentlerden Mekke
Binalardan Kabe
Avuçlarımızın içinde ki 99
onu simgeledi, bu simgeleri diğerleriyle çatıştırmadı Türkler ve Müslümanlar. Çatıştırsaydı simgesinde HAÇ olan Nato üyesi olmazdı Türkiye. Kuş bakışı HAÇ şeklinde olan AB binasına üye olmaya kalkmazdık.
Ama Batı bayılıyor sembollerle savaşmaya. Ayrımcılıklar yapmaya.
13
Cuma
Muhammed
6666 ayet
için bayılıyorlar hakaret etmeye, Şeytan Ayetleri diye kitaplar yazdırmaya, dalga geçen karikatürlere, filmler yapmaya, küfretmeye.
Bir türlü bırakamadılar HAÇ lı kafasını. 8 kere geldiler anadoluya, beyinleri yıkanmış cahil gencecik Avrupalı bedenler anadolu topraklarında can verdiler Papa'nın verdiği gaz yüzünden...
Ayrımcı kafaları bırakamadıkları için bugün Türkiye'yi ve Türk halkını hatta tüm islam alemini kendilerinden soğutuyorlar.
Türkiye kendisine Müttefik olarak Asya'yı Çin'i Rusya'yı seçmeye çalışıyorsa bundan dolayı kimse Türkiyeyi suçlamasın. AB kendi ayrımcı aynasına bi baksın. Sembolleri savaştırmasın barıştırsın.
Bunun yolunu Sayın Cumhurbaşkanımızın eşi onlara söyledi " her türlü ayrımcılıklarla mücadele etmeliyiz" ifadesini iyi okumalılar....
Saygılarımla

Bankalar: Silahsız soyguncular !

Türkiye ekonomisi Yüzde 8 büyüyecek fakat bu büyümeden aslan payını hep sermaye almaktadır, ya vatandaş ve tasarruf sahipleri?
Aşağıda 13 yaşında bir çocuğun 100 lira biriktirdiğinde Bankadaki biriktirdiği parasına bakın Banka ne yapmış? Silahsız soygun örneği...
"13 yaşındaki K.E., harçlığından biriktirdiği 100 lirasını mahallesindeki bir banka şubesine yatırmış. Banka, yıl sonunda küçük çocuğun vadesiz hesabından 70 lirasını hesap işletim ücreti adı altında kesmiş. Hesabında 30 lira kaldığını öğrenen çocuk, "Paramı bir daha bankaya yatırmam." demiş.
Anne Zişan Irmak Nural ise oğluna tasarruflarını değerlendirmek için bankayı adres göstermekten bin pişman. Bankaların vadesiz mevduat hesaplarından yılda iki kez yaptığı 35'er TL'lik kesinti, özellikle küçük tasarruf sahiplerinin tepkisini çekiyormuş kimin umrunda"
En son KKDF payı %10 dan %15 e çıktı. Bu aldığımız kredilerin daha pahalı olması demek...
Yukardaki haber beni inanılmaz üzdü. Banka sahiplerini üzmüşmüdür? HAYIR
Bankaya bir uğramaya görün, görürsünüz gününüzü, size bol bol sigorta, kredi kartı, değişik ürün kakalamaya kalkarlar, hemen hemen her ay aldıkları seminer derslerinde müşteri nasıl yolunur derslerini görmekteler.
Ee tabi işleri yaparlar yapacaktırlardır, ama insaf yaa, bir çocuğun harçlığınada göz dikmek neyin nesi, bu hesap işletim ücreti soygunları, kredi kartı yıllık ücretleri neyin nesi Allah aşkına, yetmiyormu ödediğimiz faziler, yetmiyormu KKDF ler BDDK payları alfabede harf kalmadı kesilen vergi ve kesintiler yüzünden...
Zenginleşen karları sürekli artan bu bankalar uygulamaları ile sadece 100 tl lik tasarrufu zorlukla yapan küçük çocuğun 70 tl sini alarak hayal krıklığına uğratmıyor, yıllar önce köle ticaret gemisi AMSTAD tan daha beter zulm yapıyor çalışanlarına, her çalışan seminere eğitime toplantıya başka şehre gidiyor, çocuğu varmış eşi varmış kimin umrunda, sabah saat 9 da girdikleri bankadan akşam 8 de çıkarsa iyi. Zavallı kadın çalışanlar iş ev çocuk seminer arasda kalmakta.
Sonuç mu? Tabi ki boşanma, yıkılan aileler ve umutlar.
Banka kar etsinde canım önemli olan bu...
Aile, çocuk, toplumun geleceği kimin umrunda ki?
Hem de aile ne oluyor canım, bunlar feodal istekler diyor sermayeciler, işlerine gelmeyince feodaliteyi eleştirerek. TV kanallarıda Bankalarla işbirliği yaparcasına zaten zayıflayan aile bağlarına birde bol aldatmalı dizilerle yardımcı oluyor çocukların güçlü(!) aile bağlarına sahip olmalarına....
O yüzden tasarruflarınızı siz siz olun yastık altında tutmaya devam edin mümkünse altın olarak,
Boş verin pahalı banka hesaplarını ve kredi kartlarını bunlar zenginler için bizim için değil. Zaten Bankaların çoğu yabancılara ait, onlar bize acımazlar....
saygılarımla,